Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Habeş kralı Ashama'ya karşı
Bu arada adamlarından biri Müslümanlara döndü ve: - Neden Ulu Hükümdarımıza secde etmediniz, diye sordu. Hazreti Ca'fer oldukça sakindi. - Peygamberimiz, "Allah'tan başkasına secde edilmez!" buyurduğu için. Biz, ancak Allah'a secde ederiz.
Sayfa 234Kitabı okudu
"Her kim güzel bir şefaatle şefaatte bulunursa (iyi bir işe aracılık ederse) ondan kendisine bir nasip (sevap) vardır. Her kim de, kötü bir işe aracılık ederse, onun da, onun günahlarından bir payı olur. Allah-u Teâlâ her şey üzerine hakkıyla şahit (muhafız, görüp, bilen)'dir."
Reklam
Fahr-i Kainat efendimiz Hz. Ali (k.v.)'ye: Ey Ali! Birisine iyilik etsen fakat o sana kötülük etse ne yaparsın? Ey Allah'ın Resûlü, iyilik ederim Ya tekrar kötülük etse. Yine iyilik ederim. Resûlullah (s.a.v.) bu soruyu birbiri arkasına yedi defa tekrarladı. Hz. Ali (k.v.): Ey Allah'ın Resûlü!.. Allah (c.c.) hakkı için bin yıl ömrüm olsa o kimseye her gün iyilik ederim.
O'nun hayatı!..
~•~ “Hazreti Peygamber Aleyhisselam'ın hayatı yaşanmış ve bitmiş tarihi bir süreç değildir. O, hayatını yaşarken yaşamanın gayesi ve usulünü de tebliğ etmiştir. O'nun tebliği hem temsilî hem de telkinîdir. Yaşanmaya değer hayat onun eliyle yerini bulmuş, daire tamam olmuştur. O ilk yaratılandır. Diğer yandan Hâtem'ül Enbiya olarak mührünü vurmuştur varlığa ve var oluşa. Hâtem hem son hem de mühür demektir. Mühür olmaksızın nebilik kemâle ermeyecektir.” ~•~
Fatih TEKİN-İşitmenin NihayetsizliğiKitabı okudu
Ey oğul! Dünya ve dünya nimeti hayaldir. Gökkubbe altında hiçbir şey aynı hâl üzere kalmaz, hep değişir. Onun için dünyaya, dünya malına, dünya makamına ve dünya hayatına güvenme. Sıkıntın varsa üzülme. Biz bu dünyada misafiriz, yolcuyuz. Sonunda ayrılıp gideceğiz."
Ahmed b. Hadraveyh hazretlerinin ölümü sırasında biri kendisine bir şey sorunca ağlamaya başladı ve "Doksan beş senedir bir kapıyı tıkırdattım durdum. Şimdi o açılmak üzere. Bilmiyorum o bahtıma saadetle mi açılacak yoksa beni bedbaht eden bir manzara ile mi açılacak? Şu anda sana cevap verecek halde değilim." dedi.
Reklam
Tabiinden meşhur bir hadis âlimi olan İbnü'l Münkedir vefâtı sırasında ağlamaya başlayınca yanındakiler sebebini sordular da dedi ki: "Bile bile yaptığım bir günahı hatırlamıyorum ama hiç önem vermediğim basit bir şey zan edip yaptığım bir günah olup da Allah'ın katında ağır bir günah sayılmışsa diye ağlıyorum."
“Aşık kendini ilâhî aşk içinde kaybeden ve gönlünü sadece Allah'a bağlayan, ancak Allah'ı zikretmekle meşgul olan kimseye denir. Allah'a olan görevini eksiksiz yapar, kalbden Allah'a bakar. Onun kalbini Allah'ın heybet nurları kavuşmuştur.
Okuma-yazma bilmeyen bir peygambere ilk gelen vahyin okuma ve yazmayı emretmesi çok mânâlıdır. Kur'ân ve İslâm'ın ilk sözü “Oku” buyrugudur. Hatta "Oku" sadece ilk buyruk değil, her şeyden önce "İlk ve Başlangıçtır. Kur'anla ilk tebliğ edilen ilâhi emir "Oku" olduğu gibi. Müslümanlara ilk yüklenen mükellefiyetle okumaktır. Hz. Peygamber (s.a.v.) bu emre uymuş, kendisine vahy edilenleri ezberlemiş, tekrarlamış ve okumuştur..
Kuran'ın Resmi Şeklini Alması
Kuran ilk kez Hazreti Ebu Bekir tarafından mushaf haline getirilmiştir, diye bilinmektedir. Ama şüphe edilmemeli ki, daha Hazreti Peygamber zamanında, belki bugün elimizde olduğu gibi tam değilse de, onun bazı bölümleri mushaf halinde uzak bölgelerde elden ele dolaşmaktaydı. Bunun bir kanıtını bize, ana kaynaklardan biri olan Taberi vermektedir
Sayfa 28 - Kırmızı Kedi Yayınları, 2. Baskı: 2018Kitabı okudu
441 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.